Hevesli ögrencilerle çalismaktan oldukça keyif alirim. Ingilizce'de gayet yeterli oldugumu düsünüyorum. Kullandigim yöntemlerde her zaman karsimdaki ögrenciyi merkeze alirim. Ögrencim disa dönük zekaya sahip ise desuggestopedia, community language learning, total physical response gibi teknikler kullanirim. Ögrencim öze dönük zekaya sahipse daha çok task-based, content-based learning, structural aproach ve direct method i tercih ederim. Ögrencime dersler hakkinda her zaman fikrini sorarim, kullandigim teknigin ve yaklasimin onun derse karsi ilgisini yükseltmesi benim için bir hayli önemli. Ingilizce harmanlanmaya ve farkli anlatimlara çok açik bir dil ve bunu kullanmaya oldukça motiveyim. Ögrencimin sahip oldugu ilgi ve yetenek nasil ve ne ögretecegimi yüksek oranda belirler. Ingilizce'nin eskisi gibi ögretilmesini desteklemiyorum, teknolojinin de gelismesiyle ingilizce hem daha çok anlasilabilir hem de daha kolay ögrenilebilir. Derslerimi islerken olabildigince örnekleme yapmaya türkçe anlasilabilir olmasina dikkat ederim. Materyallerimi gerçek hayattaki materyallerden almaya özen gösteririm, her gün karsilastigimiz seylerle bagdastirip ögrenmeyi diri tutmaya çalisirim. Ögrencimin ilgi duydugu seyleri ögretimimde konu ve araç iliskisi içinde bagdastirip daha dersi çekici kilarim. Örnegin ögrencim müzikle ilgileniyorsa ögrenilecek grammer yapisini ya da konuyu müzikle bagdastiririm ya da konuya müzik teorisinden girebilirim. Seçilecek örnekleri cümleyi ve dinleyecek sesletimleri müzik ile ilgili seçmeye çalisiirm. Her yöntem, teknik ve materyal her ögrenciye ayni hitap etmez bu yüzden olabildigince fazla teknik harmanlamaya çalisirim. Genel olarak eklektik metotla çalismayi severim fakat önceden de dedigim gibi bu ögrencime ne kadar faydali oluyor onu gözlemlerim. Önceki tecrübelerimde ortaokul seviyesindeki ögrenciler ile çalismistim fakat yas fark etmeksizin de çalisabilirim. Üniversite seviyesindeki ögrencilerle hem iletisim, hem de ögretim anlaminda çok daha rahat çalisacagimi düsünüyorum.