Derslerimiz gayet sohbet esliginde ilerler. Önemli olan yerlerde önemli yerlere vurgu yapariz. Eglenmemiz geren yerde de egleniriz. Ülkemizde sinav dönemleri zaten yeterince stres yaratmakta. Bu yüzden sikilmadan ders islemeyi ve ögrenmeyi asil gaye olarak görmekteyim. Bazen konu hatta ders disina çikilmasi gerektigi taraftariyim. Çünkü sinava odaklanarak zaten belirli bir strese giriyoruz. Muhasebe ve Finansal Yönetim mezunuyum. Bir taraftan da Sosyoloji ögrencisiyim. Sosyoloji bölümünün bana getirdigi empati anlayis kabiliyetinden dolayi bu düsünce tarzi ve amaç bende ön plana çikmaktadir. Sadece ögretmek amaç olmamali. Bunun yaninda ögrencinin neye ihtiyaci var, nasil hissediyor buna da bakilmali. Eger çok stres altindaysa dersten ziyade önce belli bir sohbet ile rahatlatici bir konusma geçirmeli gerekirse dertleri dinlenmeli daha sonra odaklanma anini yakalamali ve derse öyle baslanmali. Ben bu ülkeye faydali ne gerekiyorsa yapacagim ve yapmaya da devam ediyorum. Günümüz sartlarinda önemli mevkilere gelmenin zor oldugu bilincindeyim. Fakat pes etmedim etmeyecegim. Siz ögrenciler de böyle olun. Bilimle, bilgiyle donanin daha sonra yakinmaya baslayin. Bilgiyle donandiktan sonra zaten kiymet bilinmiyorsa illaki kiymet bilen bir ülke denk gelecektir. Her ne kadar "Türkiye için çalisin. Türkiye sizlerle kalkinmali." desem de bende biliyorum bir nokta da kiymet bilinmeyeceginizi. Ögrenmekten kaçmayin. en önemlisi: Korkmayin. Eger yeterli bilgi ve donanima sahip olursaniz zaten size her kapi açiliyor. Yeri gelmisken kendinize en az 1 yabanci dil eklemeyi de unutmayin. Ingilizce sart diger diller ise ekstra bonus olarak isinize yarayacaktir. Her ne kadar ekstra edindiginiz dili kullanmasaniz bile bilmeniz sizin için yeterli olacaktir. Mülakatlardan edindigim tecrübelerimi de yeri geldikçe anlatacagim. Isteklerinize göre kariyer danismanliginiza da destek olmak isterim.